Kürşat Şahin Yıldırımer

Biz insanlara akla gelen en çelişkili iş tanımı verilmiştir.  Medeni varlıklar olmalıyız ve bu yapılacaklar ve yapılmayacaklar listesini gerektirmektedir. İncelik, naziklik, adillik, verimlilik ve bunun gibi diğer bütün erdemler kültürel olarak belirlenmiştir. Bunlar bizim toplum içindeki sorumluluklarımızdır. Aile, kültür ve zamanın baskısı bizi bazı şeyler üzerine eğilmeye, bir seçim yapmaya ve tek taraflı olmaya zorlar.  Aynı şekilde, gerçekte ne isek onu yaşamaya itiliriz; tam (sağlıklı, sağlam ve kutsal) olmak da bizim yüksek sorumluluklarımızdır.    Her ne kadar çok az kişi, bir hafta içinde yaşadığı çelişkilerin farkında olsa da değerlerin bu çarpışması hayatı daha şaşırtıcı ve zahmetli kılar. Bu çok korkutucu olduğu için bu çelişkiyi uyandırmaktan kaçınırız. Modern bir kişi kendi kendini disipline etmeyi öğrenir; erken kalkıp okula gitmek için saati kurar ve bir sanatçı olmaktan bir zoolog olmaya kadar A’dan Z’ye insani emeklerin listesin...

Kadınların içlerinde eşdeğer psikolojik bir yapı vardır, Jung buna ‘’animus’’ der. Animus kadındaki özdür, tıpkı ‘’anima’’ nın erkekteki öz olduğu gibi. Animus genellikle kendisini eril güç olarak gösterir ve kadınların rüyalarında eril figür olarak görünür. Kadınlar animus yanları ile erkeklerin anima ile ilişki kurduklarından daha farklı ilişki kurarlar. Ama kadınla erkeğin ortak bir noktası vardır.. Romantik aşk her zaman ruh simgesi yansıtmasından oluşur. Kadın aşık olduğu zaman, karşısındaki fani adamda yansıdığını gördüğü şey animustur. Erkek aşık olduğu zaman kadında animayı, kendi ruhunu, üst üste bindirilmiş bir resim gibi görür. Yansıtma yalnızca erkek evladın ruh dünyasından bir simge olduğunu gördüğü zaman erir... kız evladın, kız kardeşin, sevgilininin, ilahi tanrıçasının simgesi. Her anne ve her sevgili, erkeğin içindeki en derin gerçekliliğin karşılığı olan bu her yerde, her zaman var olan yaşsız simgeyi temsil etmeye zorlanır. Kadının bu tehlike...

Ülkemizde ortalama olarak her 10 kadından 1'i eşi ile ilişkide sorun yaşamaktadır. Bu durum aile yapısını kökten etkileyen cinsel sorunlardandır. Çoğu zaman çiftlerin en yakınları ile dahi paylaşılamayan, utanma ve çekinmelere bağlı olarak da çözümü aylarca, hatta yıllarca ertelenen bir cinsel sorun olan vajinismusta dikkat edilmesi gereken, her ilişkiye girilememe probleminin bu rahatsızlığa yorulmamasıdır. Yeni çiftlerin birbirlerine alışma ve uyum süreçlerinde de sağlıklı ilişkiye girememe durumu olmakla beraber, evliliğin ilk 1 ayı içerisinde bu problem çözülemiyorsa profesyonel bir destek almak doğru seçenek olacaktır. YANLIŞ KODLANMALARLA OLUŞAN KAÇINILMAZ SON Toplumda cinsellik ve bekaretin algılanışı, cinsel bilgilendirmedeki yetersizlik ve tecrübesizlik, yanlış inançlar, tabular psikolojik nedenlere dayalı vajinismusun temelinde yatan sebeplerdendir.  Ayrıca cinselliğin kötülenmesi, kızlık zarına yüklenen aşırı anlam, ilk denemelerde acı duyma veya bun...

Oluşum, dönüşüm, sonsuz aklın sonsuz eğlencesi.. Yeni bir şeyin yaratılması entelekt tarafından değil, içsel zorunluluktan kaynak alan oyun içgüdüsü ile gerçekleştirilir. Yaratıcı akıl sevdiği objelerle oyun oynar.  (C.G.Jung, CW, c.6,paragraf,197) Aydınlanma yoluna girmek ve günlük yaşamda olanları aşmak için onları aşılması gereken bir dizi engel olarak görmek yerine onları kucaklamalısınız. Bu, egonuzu alıp onu bir yerlere sarf etmeniz gerektiği anlamına gelir. Eğer güç ve özgürlük kaçınılmaz olarak sarf edilmişse bölünmüş bir dünyanın sabit korkusundan kurtulmuşsunuzdur demektir. Bu korkuyu kaldırmak için sadece olanları kabullenmelisiniz. Bu kadar basit ancak bu kolayca başarılamaz bir uzman yardımı almanız gerekebilir. Günümüzde koruyucu ruh sağlığı kavramı çok önem kazandı. Artık sorunlar ortaya çıkmadan ruh sağlığını koruma amaçlı  pekçok çalışma mevcut. Ortaya çıkan sorunların da çözümü mümkün mutlaka. Bu sorunların çözümünde yararlanılan teknikle...

Anne-babanın duygusal yeterlilik üzerindeki etkisi beşikte başlar. Tanınmış Harvrdlı pedagog T. Berry Brazelton, bebeğin hayata karşı temel tavrını teşhis için bir test kullanıyor. Sekiz aylık bir bebeğe iki küp verip bunları nasıl yan yana getirmesini istediğini gösteriyor.  Hayata umutla bakan, yeteneklerine güvenen bebek, Brazelton’a göre; bir küpü alıp ağzına götürür, saçına sürer, masanının kenarından aşağı iter, yerden alıp tekrar kendisine verip veremeyeceğinizi izler. Alıp verirseniz, ondan istediğiniz işi tamamlar, yani küpleri bir araya getirir. Sonra da size beklenti dolu parıldayan gözlerle, ‘’Hadi bana ne kadar harika olduğumu söyle!’’dercesine bakar. Bu tür bebekler hayatlarındaki yetişkinlerden yeterli ölçüde onay ve teşvik almışlardır; hayatın küçük zorlukları karşısında başarılı olmayı bekler. Buna karşılık kasvetli, düzensiz ya da ihmalkâr ailelerin çocukları, bu basit işi yaparken zaten başarısız olmayı beklediklerini belli ederler. Sorun, bu...

DİKKAT EKSİKLİĞİNDE REFLEKSOLOJİNİN YERİ VE ÖNEMİ DİKKAT SİSTEMİ BEYİNDEKİ PROJEKTÖR Dikkat, uyaranları zaman ve uzam olarak belirleyip, ilgili olanları seçerken ilgisiz olanları göz ardı etmekte beynimizin kullandığı projektöre verilen isimdir. Sürekli olarak duyusal bir malumat bombardımanı altındayız. Bu uyaranlar sadece dışarıdan gelenleri değil, aynı zamanda belleğimizde tutulmaktayken yüzeye çıkanları da kapsamaktadır. Kalabalık bir yolda araba kullanırken görme duyusu aracılığıyla yol, diğer arabalar ve çevre hakkında gelen bilgilerin yanı sıra işitme duyusu aracılığıyla motordan gelen sesi, hızla geçen arabaların sesini algılamakta, bunlara ek olarak direksiyonu kavramış elimizi, gaz pedalındaki ayağımızı duyumsarken yolu kavrayan aracın yolla ilgili sarsılmasını da hissetmekteyiz.  Bu arada cep telefonu ile konuşuyor olabildiğimiz gibi müzik dinliyor ya da biraz önce yaptığımız konuşmayı düşünüyor da olabiliriz. Dikkat, ilgisiz uyaranları (örn.arabanın...