Kayıtlar

Aralık, 2018 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

KIRILAMAYAN DÖNGÜLER

Judith Miller ile Laurıe Mylroie’nin yazdıkları biyografide (1990) Saddam Hüseyin’in 28 Nisan 1937 yılında doğduğu yazıyor.  Tikrit yakınlarında aşırı yoksul bir köylü ailesinde büyümüştü. Kendilerine ait hiç bir mülkleri yoktu. Biyolojik babası o doğmadan ölmüştü. Bir çoban olan üvey babası, çocuğu sürekli azarlıyor, ona ....çocuğu diye sesleniyor, akla gelebilecek en acımasız şekilde onu dövüyor ve ona eziyet ediyordu.  Genç Saddam’ın çalışma kapasitesinden yararlanabilmek için, on yaşına kadar onun okula gitmesini yasaklamıştı. Onun yerine geceyarısı onu uyandırır ve sürülere bakmasını söylerdi.  Gelişim çağında çocuklar bir dünya imgesi oluştururlar. Zihinlerinde hayatta sahip olmaya değecek değerlere dair fikirler oluşur. Aynı zamanda bazı şeyleri arzu etmeye ve onların karşılandığını hayal etmeye başlarlar. Üvey babasının kölesi olan Saddam için, bu arzular tek bir şeyin etrafında dönüp duruyordu:  Başkalarının üstünde sınırsız güç.  M...

Anksiyete & Panik Atak Krizi Sırasında Ne Yapılmalı

Anksiyete Atağını Başladığı Anda Bitirmenin 10 Yolu Daha önce bir  anksiyete atağı   yaşamış olanlar bunun ne kadar zor ve korkutucu bir deneyim olduğunu bilirler. Kalp atışlarının aniden hızlanması, vücudunuzda bir anda başlayan uyuşmalar, anlam veremediğiniz titremeler, soğuk terlemeler, geçmeyen bir “her an çok kötü bir şey olacakmış” duygusu, dünya sanki üzerinize geliyormuş gibi hissetmenizi sağlayan bir daralma hissi ve en kötüsü de ne yapacağınızı bilememenin verdiği çaresizlik… Anksiyeteye bağlı bozukluklar; sürekli ve şiddetli bir kaygı hali yaşamanıza neden olan yaygın anksiyete bozukluğundan bir anda başlayan korku, kalp atışlarında hızlanma, terleme, titreme gibi etkilere neden olan panik ataklara kadar birçok şekilde kendisini gösterebilir. Böyle zamanlarda düşüncelerinizin kontrolünü yeniden elinize almanızı sağlayacak olan ve uzmanların önerdiği 10 tekniği aşağıda görebilirsiniz. Anksiyete & Panik Atak Krizi Sırasında Ne Yapılmalı? 1. A...

Duyguları Bastırma Yoksayma

Çocukluklarında suistimal edilen çocuklar, gerçek duygularını muazzam bir şekilde bastırarak ve onlardan uzaklaşarak, Anne babalarını sevemezler ve onlara hürmet edemezler. Çünkü bilinçdışında hala onlardan korkuyorlardır. Ancak ne kadar isteseler de, rahat ve güvene dayalı bir ilişki kuramazlar. Onun yerine, gerçekleşen şey hastalıklı bir bağlanma, pek de gerçek sevgi olmayan, korku ve görev duygusunun karışımıdır, bir görüntüden ibarettir. Ayrıca, çocukluğunda suistimal edilen insanlar, genellikle hayatları boyunca, bir gün o mahrum bırakıldıkları sevgiyi yaşayacaklarını umarlar. Bu beklentiler, ebeveynlerine olan bağlılıklarını pekiştirir, bu bağlılığa dinde “sevgi” denir ve bir erdem gibi görünür. Ne yazık ki, terapilerin çoğunda aynı şey olur, çünkü hala geleneksel ahlakın hakimiyeti altındadır. Bu ahlakın bedelini beden öder. Hissetmeleri gerekeni hissettiğine inanan ve hissetmeyi kendilerine yasakladıkları duyguları hissetmemek için ellerinden geleni yapan bireyle...