BOŞANMA ÇOCUĞU NASIL ETKİLİYOR


 Boşanma  süreci, hem ebeveynler hem çocuk için tatsız bir yaşantıdır. Sebepler, sorunun yaşanma biçimi, anne-babanın ve çocuğun verdiği tepkiler her ailede farklılık gösterebilir. Anne babanın kişilik yapıları, ruhsal durumları, sosyoekonomik koşullar, çocuğun gelişim düzeyi, psikolojik durumu vs… pek çok nedenden etkilenir.

 

Tercih edilen anne ve babanın öncesinde bu konuya hazırlık yapıp çocuklarıyla bir aradayken açıklama yapmalarıdır. Fakat bu, bazı durumlarda mümkün olamıyor, eşlerden biri açıklama yapmak istemiyor, konuşmayı tek ebeveyn yapmak zorunda kalıyor.

 

Kullanılan cümleler yalın, açıklayıcı ve güven verici biçimde seçilmeli..

Çocuğun  kafasında pek çok soru şekilleniyor çünkü. Kiminle nerede yaşayacak, çevresi, okulu, arkadaşları koşulları değişecek mi, boşanma nedeni ne? Kendisi olabilir mi  gibi pek çok soru…

 

Çocuk yaş düzeyine ve kendi özelliklerine göre farklı tepkiler verecektir. Örneğin beş yaşında bir çocuğa daha basit anlatımlar yapılırken, on yaşındaki çocuğa daha ayrıntılı açıklama yapılmalıdır ve daha çok soru sorması olağandır.

Bazı çocuklar oluşan kaygılarını saldırgan davranışlarla, bazıları duygularını bastırarak içe kapanma suretiyle ya da inkâr etme yoluna gidebilir, hiç reaksiyon vermeyebilirler.

 

Her durumda bu süreçte ve sonrasında hangi değişimler olacağı, hem anne hem babasıyla sağlıklı ilişkisinin devam edeceğini  anlatmak gereklidir. Anne baba kendi aralarında uzlaşmaya varamadı ise, durum çocuk için zorlayıcıdır. Bu durumda da tek ebeveyn konuşma yapacaksa, yaşam düzeni hakkında bilgi vermeli, tavrı açık ve güven verici olmalıdır.

 

Bu süreçte aileler nelere dikkat etmelidir? Boşanma olduktan sonra nasıl bir süreç yaşanabilir, neler yapmak nelere dikkat etmek gerekir?

 

Özellikle vurgulanması gereken konu, suçluluk duyguları nedeniyle, çocuğun rutinini değiştirmek, fazlasıyla doyum sağlamak ya da sorumluluklarını artırmak, yanlış yaklaşımlardır. Bu tutumlar çocuk için yük oluşturur. Kaygısını artırdığı gibi, disiplinini de bozar. İhtiyacı olan güvende hissetmeye devam etmesidir.

 

Anne-baba birbirinden  boşanıyor ama çocuk ebeveynlerinden boşanmıyor, o nedenle diğer ebeveynle görüşmesi desteklenmeli, uygun koşullar sağlanmalı, söylemler olumlu, destekleyici olmalı. Süreçte ilişkilerin değişmediğini gören çocuğun bu dönemi en az sorunla atlatacağı unutulmamalıdır..

 

Çocuğun tepkisi anne ya da babayı veya her ikisini suçlama şeklinde olabilir. Verdiği tepkileri kabul ederek, olayı nasıl algılıyor, ne yaşıyor, onu anlamamız ve  anladığımızı ona hissettirmemiz gerekiyor.

 

İhtiyacı olan 2 kavram:

 

ANLAŞILDIĞINI HİSSETMESİ  ve dolayısıyla GÜVEN duyabilmesi.

Anne baba bu süreçte zorlanıyor ise boşanma danışmanlığı almaları, daha sağlıklı yaklaşımlarda bulunmalarını sağlayacak, bu yardım; tüm bireyler için bir yol haritası oluşturacaktır.

 

• 0-1,5 yaş aralığında bebeklik döneminde bebekler boşanmayı nasıl karşılar? Nasıl belirtiler verir? Anne ve babanın bu süreçte ne yapması gerekir?

Bu yaş döneminde  bebek, evden ayrılma veya evdeki huzursuzluğun farkına varır, fakat  gelişimi boşanmayı anlamlandıracak düzeyde değildir.

 

Yeme, uyku sorunları, huzursuzluk, hırçınlık, sık ağlama, korkular,  parmak emme, saldırgan davranışlar gibi  değişimler gözlenebilir. Anne veya babanın ruhsal durumu da bebeği etkileyebilir. Bebeğe ilginin azalması, ihtiyaçlarının ihmali veya aşırı ilgi, gelişimini olumsuz etkileyebilir.

Çocuğun günlük ritmini değiştirmemek,  sakin kararlı, güven veren konumda kalmak, ona  zaman ayırmak (oyun oynamak ) önemlidir.

 

• 1,5-3 Yaş Aralığında çocukluk döneminde çocuklar boşanma sürecini nasıl yaşar? Nasıl tepkiler verir? Bu dönemce çocuğa karşı neler yapılması gerekir? Çocuktan gelecek sorular nasıl cevaplanmalıdır?

Bu dönem çocukta dış dünyanın ve kendisinin farkına vardığı dönem olması nedeniyle kritik bir dönemdir. Çocuklar bu dönemde öğrenme ve dünyayı keşfetme isteklerinin doruklarındadır.

 

İlk bireyselleşme denemelerini çocuk bu dönemde yapar. Kendisi yemek ister, oyuncağını kendisi almak ister, eşyaları karıştırır, bir koltuğa belki 15-20 kez iner-çıkar. Burada dünyayı keşfetmenin, ona sahip olmanın hazzını yaşıyordur. 

 

Aileler bu dönemde nasıl davranacaklarını, ne yapacaklarını bilemezler, çaresiz hissederler. Olabildiğince sakin kalıp yaşına uygun açıklamalar yapılmalı. Bu durumlarda dikkatini başka bir yöne çekip oraya odaklamasını sağlayarak, asla çatışmaya girmeden bu dönem geçirilmelidir. Çünkü çocuk bahsettiğimiz nedenlerle kendini gerçekleştirme denemeleri yapıyordur.  

 

Çocuğun tutturmaları, inatçılığı dönem özelliğidir. Ayrıca stres etkeni ile karşılaşan çocukta tırnak yeme, parmak emme, agresivite, ağlamalar, gelişiminin aksaması gibi sorunlar görülebilmektedir. Yürümenin konuşmanın gecikmesi, uyku iştah sorunları, kekemelik gibi,,,

Bu dönemde sosyalleşmesine fırsat vermek, yeterli uyaran sunmak, çocukla konuşmak, oyun oynamak, çocuğa kaliteli zaman ayırmak, tüm dönemlerde gerekli olduğu gibi, bu dönemde de oldukça önemlidir.

 

• 3-5 yaş aralısı yani okul öncesi dönemde boşanma süreci çocuğa nasıl anlatılmalıdır? Çocuk ne gibi bir psikolojide olur? Nasıl tepkiler verebilir? Bu süreç anne ve baba tarafından nasıl yönetilmelidir? 

 

Bu dönemde, boşanma kavramını tam kavrayamayan çocuk, ebeveynlerden birinin yaşamında her zamanki gibi yer almadığının farkına varır, sorular sorabilir. Yaşanan sorunun kendisi kaynaklı olduğunu düşünebilir, suçluluk hissedebilir. Yine uyku- iştah sorunları, agresifdavranışlar görülebilir. Alt ıslatma, altına kaçırma, konuşma sorunları görülebilir. Yaşıtlarıyla uyumda güçlükler yaşayabilir.

 

Çocuk diğer ebeveynini göremeyeceği kaygısına kapılabilir. Anne ya da babasını göreceğini, telefonla da istediği zaman konuşabileceğini söylemek çocuğu rahatlatır. Birlikte oyun oynamak, sorularını yanıtsız bırakmamak, gelişim düzeyine uygun kısa açıklamalar yapmak gerekir. Anne ya da babanın evde olmamasının nedeninin kendisi olmadığını, yalnız kalmayacağını, ihtiyaçlarının yerine getirileceğini anlatmak gereklidir.

 

• Ergenlik döneminde çocuk üzerinde nasıl bir etki yaratır?

 

Ergenlik dönemi çocuğun anlatılanları rahatlıkla anlayabileceği bir dönem. Bireyselleşme, kimliğini yerleştirme açısından kritik bir dönem de olduğu için, duygu iniş çıkışları daha yoğun yaşanabilir. Boşanmadan sorumlu tuttuğu, ebeveyni var ise, onunla çatışma yaşayabilir. Psikosomatik reaksiyonlar oluşabilir, mide, karın ağrısı, baş ağrısı gibi..

 

Bu dönem gencin duygu düşüncelerine saygı duyup, aynı zamanda sınırların da iyi belirlendiği bir dönem olmalıdır. Tüm sorunlarda olduğu gibi, anne babanın bu süreci iyi yönetmesi durumunda karşılaşılacak sorun minimum düzeye inecektir.

Birebir ilişkiye zaman ayırmak, birlikte özel zamanlar planlamak ve ev dışında anne ve babayla ayrı ayrı programlar iyi olabilir.

 

Günlük aktiviteleri devam ettirmek, aynı dönemde diğer yaşam değişikliklerinden kaçınmak. Açık iletişimde kalmak, duygularını ifade etmesine izin vermek, yüreklendirmek. Davranış değişimleri dönem özelliği değil ise  bir uzman yardımı almak uygun olacaktır.

 

 

Sevgiyle Kalın

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Bilinç Öncesi ve Bilinç Dışı Nedir

Davranış Kalıpları

Evlilikte cinsel yaşantımızı gölgeleyen sorunlar